9 Ekim 2018 Salı

Osman Balcıgil Kitapları 1



Merhaba 

Osman Balcıgil kitaplarıyla bu yaz köyde tanıştım. Bir kaç kitabı vardı halamın kitaplığında . Hangisi ile başlayacağıma karar vermemiştim. Halam önce Celile'yi oku dedi ama nedense biraz daha bakınca kitaplara, kendimi 53. Risaleyi okurken buldum. Yani ilk Balcıgil kitabım 53.Risale oldu. Okuması çok zevkli, sürükleyici ve merak uyandırıcı bir kitaptı. Bilgiler harikaydı. Kendi kitabım olmadığı için altını çizemedim, içimde kaldı, sadece notlar aldım. Kendi kütüphaneme eklediğim zaman çizerek okumak çok daha zevkli olacak benim için. Kitabın bir fotoğrafını bile çekmediğimi çok sonra fark ettim. Alıp çekince güncelleme yaparak eklerim.

53.Risale


İhvan-ı Safa 10. yy da Basra 'da ortaya çıkan bir felsefe akımının savunucularına verilen isimmiş. Kendilerine ''Arınmış Kardeşler '' diyorlar. Ve İhvan-ı Safa'nın felsefesi tüm mezheplerinkini içine alan bir felsefe.Aklın fikrin gelişmesine önayak olmak , insanların bilgi düzeylerini yukarı çekmek için kurulduğu anlatılıyor.
Ve görevlerini de ''Bizim görevimiz bilim,din,felsefe konularında bilgili bireylerin yetişmesini sağlamak.'' diye tanımlıyorlar. Ne güzel bir amaç! 
Kitabı okurken üyelerin nasıl bir mücadele verdiğini heyecanla okudum. Çok güzel bilgiler, çok güzel cümlelerle karşılaştım..Verilen bilgilerin ardına düşmekte ayrı bir güzelleştiriyor okumayı. Bir kelimeyle girdiğim araştırmalardan hiç beklemediğim yerlerden çıktım. Daha doğrusu kayboluyorsun bilginin sonsuzluğunda. Ucu bucağı yok çünkü.
Eğer okursanız tavsiyem (bu diğer Balcıgil romanları için de geçerli.)  hem okuyup hem de araştırma yapmak ya da not alıp bittikten sonra araştırmak. O denize dalmak ,dalgadan dalgaya sürüklenmek ,kitaptan okunulmuş bir cümle ya da bir kelimenin ardına düşüp farklı şeyler öğrenmek müthiş bir duygu.

''Bakmayın Cebbar'ın okumayı sevdiğimi söylemesine , cahilin biriyim.Tek dileğim öyle kalmamak.''
Godfrey

''Gelişmeyi  sağlayamayanlar, ileriyi işaret edenleri tehlike olarak görüyorlar.''

Ela Gözlü Pars CELİLE


Gelelim Celileye. Yine okurken çok şey öğrendiğim bir kitap. Konu yaşanmış olaylar, hayatlar olunca insan çok daha farklı okuyor kitabı. Olayların kişilerin etkisi altına giriveriyor hemen.
Kendisi Mustafa Celaleddin Paşa'nın torunu  ve  Nazım Hikmet'in annesi . Sarayın ressamı Zonaro'dan eğitim almış bir ressam kendisi. Romanda Celile'nin ,76 yıllık hayatını yani eğitimini ,aşklarını,evliliğini,hayal kırıklıklarını, oğlunu hapisten kurtarmak  için veriği mücadeleyi  anlatıyor. . Kitap ünlüler geçidi gibi tarihte ,edebiyatta okuduğumuz pek çok kişi çıkıyor karşınıza. Osmanlı paşalarından Titanic'e  , Oktay Rifat' dan Yakup Kadri  Karaosmanoğlu'na ,Yahya Kemal'e kadar kimler yok ki...
Tarihte o üstün körü okuduğumuz olayları, o günleri yaşarcasına okumak çok etkileyiciydi.
Yine okurken pek çok şeyin peşine düştüm. Bu bazen bir insan oldu bazen bir eser bazen bir olay. 
 Celile'nin Nazım Hikmet'e hamileyken Chopin'in prelütleri üzerinde çalıştığını okuduğumda hemen açıp Chopin'in 15. prelütü ''Raindrop'' u  dinledim mesela. 






Evet iki güzel kitap okudum paylaştım okumayanlara tavsiye olsun. Eee paylaşmak çoğalmaktır  dedim neyi paylaşırsak o çoğalır . Güzel şeylerin çoğalması dileğiyle...
SEVgiler

Hiç yorum yok: